Mutsuzluk Sözleri
Mutsuzluk Sözleri, Mutsuzluk Mesajları, Mutsuzluk Yazıları. YENİ
Toplum, zavallı insanlardan kaçarken, ben zavallılığın kaynağı olan umutsuzluktan kaçarım.
Anladım ki aşk; her iki tarafı da mağdur eden, yürekte izinsiz gösteri yapan mutluluk karşıtı bir eylem.
Gece en karanlık ve ebedi göründüğü zaman gün ışığı en yakındır. Her gecenin bir sabahı vardır.
Felsefe, siyaset, şiir ve sanat dallarında ilerleme kaydetmiş insanların hepsinin hüznüne eğilimi vardır.
Felsefe, siyaset, şiir ve sanat dallarında ilerleme kaydetmiş insanların hepsinin hüzne eğilimi vardır.
Güzel Mutsuzluk Sözleri
Bakma bu kadar hüzünlü şeyler yazdığıma ben hep gülerim ve gülerken kimse yalan olduğunu anlamaz.
İnsanın kalbinden daha büyük bir çöl, daha büyük bir göl var mı? Ah işte ah. Yangın da orda yağmur da…
Gördükçe göresim. Görmedikçe ölesim geliyor. Dinsizin hakkından imansız gelir de, sensizliğin hakkından kim gelecek?
Sonra bir ara “Seni Seviyorum” demeye yeltendim, dudaklarım yandı. O günden beri sadece yazıyorum.
Vücudumuzun temel taşı oksijendir, umudumuzda ruhumuzun temel taşıdır. Umudumuz olmazsa hayatımız da olmaz. Umut=HERŞEY
Neden mutsuzsun? dedi. Mutsuz değil, beceriksizim dedim. Sizin gibi, mutlu olduğumu sanmayı beceremiyorum. Hepsi bu!
Mutsuzken kendimi bayramlarda torun yolu gözleyen, ihtiyarlar gibi hissediyorum. Gelmiyorlar, ölürüm zannediyorum ölmüyorum.
“Açık konuşacağım” dediğimde bile, Karşımdakinin kalbi kırılmasın diye bazı sözlerimi yutan bir insanım. Bu yüzden mutsuzum.
Mutsuzum, çünkü herkes gibi sahte değilim ve kimse gibi rol yapmadım. Mutsuzum, çünkü sevmediğim birine ‘aşkım’ deyip sarılmadım.
Zamanla anlıyor insan; Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır. Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak, suskunken konuşmak bayramdır.
Mutsuzluk Mesajları
Gönlüm ne dertlidir, ne de bahtiyar; Ne kendisine yar, ne kimseye yar, Bir rüya uğrunda ben diyar diyar, Gölgemin peşinden yürür giderim.
Bir gün daha bitti. Milyonlarca kadın hayallerinin adamını bugünde bulamadı. Yarında bulamayacak, öbür gün de. Öyle bir adam yok çünkü.
Hayat buldum kalbinde cenin gibi, bütün bildiklerim sende anlamlandı. Hüzün adına ne varsa çöpe attım, bütün gördüklerim sende başkalaştı.
Mutsuzluk neyse önemli değil de, umutsuzluk var ya he işte o çok pis bir şey. Bir kere kapıldın mı bir daha zor kurtuluyorsun. Uzak dur ondan.
Sadeydi bu sonbahar, sancısız bitti acılarım, gözyaşı akıtmadım bu sonbahar, dallarım kırıldı canım yandı ama ben alıştım artık, ağlamadım bu sonbahar.
Telefon rehberimdeki herkesi senin adınla kaydettim. Bütün gün beni arıyorsun, taklitler yapıp sesini değiştiriyorsun. Biliyorum, sende özledin.
Hangi sevdanın sonuna bir nokta koyabilirsin ki. Her gidenin ardından bu son olsun desende daima birileri gelir, gelir ama giden senden gittikten sonra.
Sen, adı anılmaz olan an’sızı’n. Gelip-giden bir kıyametin sûr’a üfleniş biçimisin. Öl-diril hadi şimdi gönlündeki sûr’a. Üfle içimdekiler kıyameti yaşasın.
En çok umudunu yitirmek yaşlandırır ruhları, sönük ve yarınsızdır acılar avucunuzdaki ölü umudu gömmek istersiniz, ama taşlı sokağınızda onu gömecek bir yer dahi bulamazsınız.
Mutsuzluk Yazıları
Yorucu, garip, kendimin ve başkasının zamanının labirentini bir türlü çözemedim. Hiç kimse değilim ben. Kimseye kılıç çekmedim savaşta. Yankıyım, unutuşum, hiçliğim ben.
Ne merhabalar geçti bu limandan, ne eyvallahlar çaldı zamandan. Güne başlarken hep günaydınla, çok sevdik suç sayıldı, Hiç sevmedik kabahat. Sevilmek mi yoksa sevmek mi hata. Yeter artık yoruldum iyi akşamlar, iyi akşamlar hayata.
En çok umudunu yitirmek yaşlandırır ruhları, sönük ve yarınsızdır acılar avucunuzdaki ölü umudu gömmek istersiniz, ama taşlı sokağınızda onu gömecek bir yer dahi bulamazsınız.
Ne olurdu bir sabahta, o güzel sesinle uyansam.
Masada bırakılmış çay gibiyim gittikçe soğuyorum hayattan.
Şu gülmediğim âlemde, bir de sevincimden ağlasam!
Kimseye göstermem üzüntümü. Gündüz gülerim, geceleri yalnız ağlarım.
Sana akıttığım gözyaşlarım ahirette kul hakkım olsun be zalim…
Mutsuzluk büyük bir merceğe benzer, hatalarımızı olduğundan büyük gösterir.
Mutsuzluk yanlış düşüncelerimizin ürünüdür ve bizden kaynaklanır.
İlk önce kendini mutlu etmeyi başar, daha sonra başkalarını mutlu etmeye çalışırsın.
Öyle büyümüş ki içimizdeki yalnızlık; sevilmeyi beklerken, beklemeyi sevmişiz…
İnsanlardan çoğunun mutluluğu ve mutsuzluğu, kendi düşünce ve inanışlarına bağlıdır.
İçindeki çocuğu asla öldürme. Öldürme ki her düştüğünde “acımadı ki” diyebilsin.
Dünyada bir tane dahi çocuk mutsuz olduğu sürece, büyük icatlar ve ilerlemeler yoktur.
Güvenmemem gerektiğini unuttum çoğu zaman. Bundandır mutsuzluğumun sebebi.
Neyine bağlandım ki bu kadar; bana bakmayan gözlerine mi, yoksa benim olmayan kalbine mi?
Bir kere yanlış trene bindiyseniz; koridordan ters tarafa yürümenin hiçbir faydası yoktur!
Mutsuzluğundan şikâyet ediyorsun, başkalarının mutsuzluklarını bir bilsen haline şükredersin.
Umutsuzluğa kapılmak doğru değildir. Kaybetmenin ilk basamağı umutsuzluğa düşmektir.
Oksijensiz bir ortamda nefes almaya çalışmak gibi bir şeydi, sen kokan sokaklarda sensiz dolaşmak.
Dünyadaki mutsuzlukların yarısı gerçekleri saklamaktan ve yalan söylemekten kaynaklanır.
Mutlu olacağımız o imkânsız hedefi belirleyip, oraya kadar mutsuz yürüyüp ömür bitiriyoruz işte!